Gıda Mühendisinin Mühendisliği Üzerine Düşünceler başlıklı yazımda bir mühendisin iş yapış biçimindeki ayırt edici özellikleri tanıtmıştım. Bu yazımda ise düşünme becerilerinin yanında sosyal beceriler ve kararlılık gibi diğer yetkinlik bileşenlerini de kapsayan bir üst yetkinlik olan problem çözme yetkinliğinden bahsedeceğim.
Farklı uluslararası organizasyonların yetkinlikler konusunda yaptıkları araştırmaların sonuçlarında, (Örneğin Manpower 2022 ve 2023 Türkiye anket sonuçları) problem çözme becerilerinin en çok aranan yetkilikler listesinde en üstlerde, hatta birinci sırada çıkmakta olduğu görülmekte. Problem çözme yetkinliğinin bu araştırmaların sonuçlarında neden en çok aranan özelliklerin başında geldiği hakkında düşüncelerimi paylaşmak isterim.
Öğretim hayatımız boyunca tek bir sonucu olan ve çözüme ulaşma yolu net olan iyi yapılandırılmış problemleri (well structured) çözme üzerine eğitim alırken iş hayatında çoğu kez belirsizliğin ön planda olduğu iyi yapılandırılmamış/karmaşık (ill structured) problemler ile karşılaşmaktayız. Bu “belirsizliğe” sahip olan problemlerin yanında işin içine tüm bilişsel yetkinliklerinin yanında duyguları, egosu, ön yargılı düşünceleri ve sezgisel düşünme alışkanlığı bulunan insan faktörü de girince “önemli” problemleri çözmek için harcanan zaman (ve diğer kaynaklar) işletmelerde bu anketlere yanıt veren yöneticilerin beklentilerinden çok daha fazla oluyor. Özetle iş hayatında karşımıza çıkan karmaşık problemler ile bu problemlerin çözümünde büyük etkiye sahip olan “olumsuz” insan faktörlerinin günümüzde problem çözme yetkinliğini en çok aranan yetkinliklerde üst sıralara taşıdığına inanıyorum.
Yazımın devamında problemleri iyi yapılandırılmamış (karmaşık) hale getiren bileşenlerin sapmayı düzeltme (Kontrol), standartları geliştirme (Gelişim) ve tasarım (Değişim) problemlerindeki durumlarını inceleyecek, diğer önemli bir zorluk olan insan faktörünü ele alacak ve son bölümde de bu iki temel zorluğa rağmen başarılı sonuçlar almamızı sağlayacağına inandığım problem çözme yetkinlik modelimi tüm bileşenleri ile tanıtmaya çalışacağım.
Bir gıda mühendisi üretim sisteminde kanımca dört temel problem kategorisi ile karşılaşmaktadır. Bunlardan ilki ast, yatay ve üst unvanlarda çalışan diğerleri ile etkileşimlerde karşılaşılan ve çözüm bekleyen “İnsan problemleri”, İkincisi planlanmış bir aktivitede ya da bir süreçte oluşan standarttan sapmanın düzeltilmesi için çözüm bekleyen sapmayı düzeltme problemleri, üçüncüsü mevcut süreçlerden, sistemlerden daha iyi sonuçlar alınması için gerçekleştirilen standartları geliştirme problemleri ve son olarak yeni bir ürün, süreç ya da sistemin tasarlanması, projelendirilmesi ve hayata geçirilmesi aşamalarında karşılaşılan tasarım problemleridir.
Diğerlerinden çok farklı bir bağlamı olan insan problemlerini dışarıda tutarak diğer problem kategorilerinin özelliklerini aşağıdaki gibi şematize edebiliriz. Bu şema yapılandırmacı (constructivist) eğitim bilimci David H. Jonassen’in çalışmalarından esinlenerek hazırlanmıştır:
Şemada görüldüğü gibi standartları geliştirme problemleri ile tasarım problemleri sapmayı düzeltme problemlerine kıyasla daha karmaşık (iyi yapılandırılmamış) özellikler barındırmaktadır. Mühendisin bu gelişim ve tasarım (değişim) problemlerinde bir ürünü, bir süreci ya da bir sistemi geliştirmek ya da ilk kez ortaya çıkartmak için gerçekleştirdiği “tasarım” etkinlikleri bu problemleri tasarım çalışmasının doğası gereği karmaşık problemler haline getirmektedir. ABET ve MÜDEK (ENAEE) gibi mühendislik bölümlerini akredite eden kuruluşların dokümantasyonlarında bahsettikleri karmaşık problemler (complex problems) aslında mühendisin tasarım etkinliklerini gerçekleştirdiği iyi yapılandırılmamış (karmaşık) gelişim ve değişim (tasarım) problemlerinden oluşmaktadır.
Bu şemada belirtilen tüm kategorilerdeki problemlerin çözülmesi için gerekli olan kapasiteye “İnsan Faktörü” önemli ölçüde etki etmektedir. Maalesef kolaylıkla çözülebilecek “Sapmayı Düzeltme” problemleri bile yöneticilerin rekabeti ve egoları yüzünden uzun bir süre çözülmeyi bekler bir durumda kalabilmektedir. İnsan faktörü içinde olumsuzluk yaratan diğer bir etken de duygusal tepkilerdir. Evrimsel programın etkisi altındaki kaç, savaş ya da teslim ol tepkileri iş hayatında otomatik bir tarz oluşturmaya başladığında başarılı sonuçlar alınmasında ciddi sorunları da beraberinde getirir. Problem Çözme Yetkinlik bileşenleri içindeki Bağlam Farkındalığı yetkinliğinin alt bileşenlerinden olan insanı tanımak, kendini tanımak ve İş hayatını tanımak özellikle insan faktörü düşünülerek yetkinlik modeline alınmıştır.
Yukarıda bahsettiğim bu iki temel zorluk karşısında deneyimden öğrenme ve planlı öğrenme bir bütün olarak kullanılarak problem çözme yetkinliğini oluşturan bileşenlerde “planlı” bir kişisel gelişim sağlandığında, kariyer yolculuğunda bu şekilde planlama yapmayanlara kıyasla çok daha başarılı sonuçlar alınacağını savunuyorum. Yazımın bir sonraki bölümünde problem çözme yetkinlik bileşenlerini birbirleriyle ilişkilendirerek tanımlamalarını yapacağım.
İlk önce yetkinlik modelimizi bir şemada görünür kılalım, sonrasında ilk yetkinliğimiz olan bağlam farkındalığı ile yetkinlik bileşenlerini tanımlamaya başlayalım:
Bağlam farkındalığında dört farklı alan bulunmaktadır:
Bağlam farkındalığında bulunan insanı tanıma, kendini tanıma ve iş hayatını tanıma farkındalıkları problemin çözümünde en önemli öğe olan insan faktörü üzerindeki “önemli etkileri” anlamamızı sağlar. Problemi tanıma farkındalığı ise problemlere yaklaşmada temel prosedürel bilgiye (alan bilgisine) nasıl sahip olunabileceğinin farkındalığını kazanmamıza odaklanmanın yanında karmaşık problemler üzerinde çalışırken kazanılan ve bizi ustalığa (expert) taşıyacak olan örtülü bilgimizi (tacit knowledge) oluşturabilmemiz için gerekli olan pratiklerden de bahsetmektedir.
Kısaca bağlam farkındalığı duygular, değerler ve öğrenmeyi öğrenme üzerinedir. Yalnız iş hayatında usta (expert) olmak için değil, kişisel yaşantımızda, bilgeliğe uzanan yolculukta da bağlam farkındalığı önemli bir yetkinlik olarak değerlendirilebilir.
Düşünme becerileri iki bileşenden oluşur:
Bir önceki yazım olan Gıda Mühendisinin “Mühendislik Alışkanlıkları” içinde de bahsettiğim kritik düşünme becerisi problem çözme yetkinlikleri içinde araştırmalarda en çok öne çıkartılan yetkinlik olarak görünmektedir. Kritik düşünmenin ana fikri düşüncelerimizi belirlenmiş standartlar olan netlik, doğruluk, kesinlik, ilgililik, derinlik, düşünce çeşitliliği, önem, adalet, bütünlük ve mantık süzgecinden geçirmek, bu şekilde düşüncelerimizin kalitesini kontrol etme alışkanlığı kazanmaktır. Bu şekilde neye inanacağımızı ya da ne yapmaya karar vereceğimizi en doğru şekilde belirleme şansına sahip oluruz.
Diğer bir düşünme becerisi olan sistem düşüncesinde yaptığımız davranışların, aldığımız/alacağımız kararların etki dinamiklerinin resmini çizerek kronikleşen problemlerde ya da tasarım süreçlerinde etkileşimlerin oluşturduğu modeli anlamaya çalışır, modeli doğru bir şekilde oluşturduktan sonra hedeflerimize ulaşmamızı sağlayacak yapısal kararları almaya çalışırız. Kritik düşünme becerileri için Richard Paul ve Linda Elder, Sistem Düşüncesi için Peter M. Senge ve Daniel H. Kim’in araştırılmasını tavsiye ederim.
İnsanın bilişsel yetkinliği, düşünme becerileri problem çözme yetkinliğinde ilk akla gelen yetkinlik olmakla beraber “zeki” olarak nitelendirilen birçok insanın kararlılık ve sosyal beceriler gibi diğer yetkinlik bileşenlerinde bir düzeye ulaşamadıkları için çalışma hayatında kendilerinden beklenilen sonuçları alamadıkları bilinen bir gerçektir. Bununla beraber karmaşık problemlerde çözümün bulunmasına katkı sağlayan zihinlerin sahip olduğu düşünme becerileri tek başına diğer yetkinlik bileşenleri kadar önemli olup bu yetkinlikte belirli bir düzeyde bulunmayan bir kişinin bağlam farkındalığı ve alan bilgisi gelişimi de sekteye uğramaktadır.
Düşünme becerileri “çok” gereklidir, sosyal becerilerin ön planda olmadığı dar bağlamdaki çalışma alanları için “en önemli” yetkinlik haline de gelebilir. Bunun yanında bir mühendisin diğerleri ile birlikte çalıştığı kontrol, gelişim ve değişim problemlerinde istediği sonuçları alması için tek başına yeterli değildir.
Problem çözme yetkinliği için önemli bir bileşen de kararlılıktır. İş hayatındaki önemli problemler daha önce bahsettiğimiz karmaşık durumu oluşturan özellikleri ve insan faktöründen gelen “olumsuz” eklenenler ile kendisi ile uğraşanlara çözüm yolunda ekstra problemler de çıkartmaktadır. Kararlı davranışlar sergileyen bir gıda mühendisi sonuç alınması gerektiren bir durum için bahsedilen bu zorluklardan dolayı henüz sonuç alınamamış olunmasından rahatsız olan, kolaylıkla yılgınlık göstermeyen ve bu rahatsızlığın oluşturduğu motivasyon ile sonuç alınması konusunda gözle görülür etkinliklerinde bulunan birisidir. Kararlı davranışların ortaya çıkmasında kişinin kişilik özellikleri önemli olmakla beraber diğerlerinin kişinin çalışmaları üzerindeki etkileri de büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle değerler ve duygular üzerine farkındalık sağlayan bir bileşen olan bağlam farkındalığı kararlılık için büyük önem taşır.
Kararlı davranışlarını “asertif” bir tarzda (ve diğer sosyal beceriler yetenekleri ile) hayata geçiren ve tüm diğer yetkinlik bileşenlerindeki bilgi ve becerileri ile sonuç alan bir gıda mühendisi yalnız problem çözme yetkinliği için önemli bir bileşende başarı sağlamakla kalmayacak, kariyerde ilerleme adına yöneticilerinin de dikkatine çekecektir.
Problemi çözmeye çalışırken gelişmiş düşünme becerilerimiz olsa dahi alan bilgisi olmazsa “dünyayı yeniden keşfetmek” gibi bir durumla karşı karşıya kalırız. Alan bilgisi bize doğruluğundan emin olduğumuz bilgiler sayesinde karşılaştığımız durumu çok daha hızlı bir şekilde değerlendirmemize, değişkenler hakkında fikir yürütebilmemize, alan bilgisine sahip diğerleri ile ortak bir dilde konuşabilmemize imkân tanır.
Gıda Mühendisinin kariyeri üzerine düşünceler adlı yazımda işletmenin farklı bölümlerinde çalışan gıda mühendislerinin lisans bilgilerine eklemeleri gereken (çalıştıkları bölüme özgü olan) diğer alan bilgilerini nasıl belirleyebileceklerini ve nasıl geliştirebileceklerini detaylı bir şekilde anlatmıştım.
Kariyer planlaması için işletme bölümünün (ya da bölümlerinin) seçilmesi, bu alanda deneyim sahibi yöneticilerden alınacak görüşlerle gelişim planının hazırlanması ve bu planın gerçekleştirilmesi için yapılan aktiviteleri alan bilgisi çalışmaları kapsamında düşünebiliriz.
Karmaşık problemler ve hatta karmaşık olmasa da pek çok problem diğerleri ile birlikte çözülür. Sosyal beceriler temel sözlü ve yazılı iletişim becerileri, çatışma yönetimi, asertif tarzla iletişim gibi kendine özgü yetkinlikleri barındırmanın yanında diğer dört yetkinlik bileşenini bütünleyip görünür kılmaktadır. Bu anlamda en önemli yetkinlik bileşeni haline gelir.
Her yetkinlik gibi sosyal becerilerde gelişimin sağlanması kişinin kapasitesine, öğrenme deneyiminin kalitesine ve sonrasında gerçekleştireceği pratiklere bağlıdır. Üretim sisteminde (üretim, kalite, planlama, ar-ge) çalışan bir yönetici için ticari alanlarda çalışan yöneticilere eş değer bir sosyal yetkinlik çoğu zaman gerekli olmasa da sosyal becerilerde görülen önemli eksiklikler (agresif bir tavırla haksız duruma düşmek, toplantılarda/tartışmalarda söz alamamak, iletişim kanallarını doğru seçememek …) problem çözme yetkinliğinin bir bütün olarak ortaya çıkartılmasını etkileyeceği gibi kariyerde ilerlemede de birtakım problemleri de beraberinde getirecektir.
Filozof Karl R. Popper problem çözmenin önemini bir kitabına “hayat problem çözmektir” adını koyarak ifade etmiştir. Çok geniş bir etkileşim alanı olan bir konu için, yalnız gıda mühendisinin iş hayatı düşünülerek hazırlanmış olan bir model için bile eksiklikler olacaktır. Bunun yanında eksiklikler ve hatalar olacak korkusuyla düşünmekten vazgeçmek yerine bütüne bir adım daha yaklaşabilme ümidiyle oluşturduğum problem çözme yetkinliği modelimin tüm okuyucularıma yararlı olmasını dilerim.